#526 Ajeossi | The Man From Nowhere – 2010

Yönetmen : Jeon-beom Lee

Won Bin, Sae-ron Kim, Tae-hoon Kim, Hee Won Kim, Seong-oh Kim

 Aksiyon, Dram

Kore Sineması’nın ses getiren filmlerinden bir tanesi Ajeossi. Ancak Kore Sinemasının “kendine özgü” özelliklerini barındırmayan oldukça Amerikanvari bir Kore filmi. 

Cha Tae-Sik, geçmişi kimseye bilinmeyen bir adamdır. Arka mahallerin birinde “rehincilik” yaparak yaşamını sürdürmektedir. Onunla iletişime geçmeye çalışan tek kişi ise Jeong So-mi adlı küçük bir kızdır. So-mi’nin annesi bir gün karışmaması gereken bir uyuşturucu ticaretine karışır ve günahının bedelini So-mi’ye yükler. So-mi kaçırılır ve Cha Tae-sik  So-mi’yi kurtarmak için eski yeteneklerini kullanmaya başlar. Biliyordur ki küçük kızın “bu dünyada tek sevdiği insan” o’dur.  Uyuşturucu ticareti ve organ kaçakçılığı ile dolu pis bir dünya Cha Tae-sik’in önünde duruyordur ve onu durduracak hiçbir güç yoktur.

“Sen yarın için yaşıyorsun değil mi? Ben de bugün için yaşıyorum. Bugün için yaşayanların, yarın için yaşayanlara ne yapacağını göstereceğim sana”

Kötü ve acımasız adamlarla karşı karşıya kalan oldukça iyi ve acımasız bir kahramanın hikayesi var filmde. Hiç bulaşmamaları gereken bir adama bulaşan kötü adamlar neyin ne olduğunu anlayamadan bu büyük hatalarının cezasını çekmeye başlıyorlar. İyi adama yardımcı olan bir de polis var bu örgüde üstelik. İyi adamın bu cendereye girmesine neden olan motivasyon ise küçük bir kızın hayatını kurtarmak isteği. Tüm bu hatlarıyla film iyi bir Amerikan aksiyon filminin bütün klişelerini  barındırıyor. Ancak film gayet iyi bir film.

Hikaye başından sonuna kadar akıcılık problemini hiç yaşamıyor, sinema seyircisi için nerdeyse ezber sayılan bir kurgu olsa da seyirciyi hikayeye inandırmayı da başarıyor. Hareketli çekimler ve kavga sahneleri ise oldukça başarılı. Kore filmlerinde sıklıkla gördüğümüz balta, bıçak gibi silahların yanında bu kez ateşli silahlar da var. Yönetmen hepsini kullanarak çok iyi sahneler çıkartıyor ortaya. Bu sahnelerde yine oldukça fazla kana bulanıyor kamera. Şiddetin dozu yükseldikçe yükseliyor. Kötü adamlar da kötü adam olmanın hakkını veriyor. Ortalıkta uçan tekme atan polisler kol geziyor. (Bkz : Salinui Chueok)

Bu detaylar filmi iyi yapan detaylar. Ancak filmi daha görünür ve daha iyi kılan bir nokta daha var ki burada yönetmenin Kore kanıyla akan damarları harekete geçiyor adeta. Bu yüzeysel aksiyon filmine bir derinlik ekliyor. Anne ve babası olmayan çocukların kötü işler için biçilmiş bir kaftan olduğunu, bu sahipsiz çocukların başlarına aklınıza gelebilecek en büyük kötülüklerin gelme olasılığının çok yüksek olduğunu anlatıyor yönetmen. Bunları anlatırken seyirciye de ciddi bir düşünme alanı bırakıyor.