#163 The Bourne Identy – 2002




Yönetmen : Doug Liman
Matt Damon, Franka Potente, Chris Cooper, Cliwe Owen
Aksiyon, Gerilim


2002 yılında Ankara’da okurken, ev arkadaşım olan Kurtuluş’a ( Kurti) sebebini şimdi tam hatırlayamadığım bir nedenden dolayı borçlu kalmıştım. Kurti, bu borcun iyi bir film seyrederse silineceğini söyleyince soluğu Kızılay’da almıştık. Daha önce üzerineokuduğum ve hatırı sayılır derecede beğenilen “Geçmişi Olmayan Adam” filmine Ankapol’den iki kişilik bileti aldım ve salona geçtik. Salon pek büyük değildi ama salonda bizden başka sadece iki kişi daha vardı. Kurti’nin o andaki imalı bakışlarını hala unutamam. “Sen bana güven” dedim ama benim de içime kurt düşmedi değil.

Açılış sahnesiyle beraber, filme kitlendik ve çok fazla sahnede göz göze gelerek, gözlerimizle birbirimize tebriklerimizi ilettik.

The Bourne Identy’de yönetmenlik koltuğunda Doug Liman otururken seriyi kusursuz olarak tamamlayacak olan Matt Damon, kimliğini kaybeden ve arayışı başlatan Jason Bourne rolünde.

-       Onlara olanları anlat
-       Olanları bilmiyorum. O adamın kim olduğunu ya da o resmin nasıl çekildiğini bilmiyorum. Kim olduğumu bilmiyorum

Hikaye, denizin ortasında ölümüne ramak kala balıkçılar tarafından bulunan ve kurtarılan genç bir adamın kendisini arayışını konu alarak başlıyor ve Napoli’den, Paris’e kadar sürekli sorular sorarak ilerliyor. Sorular cevaplara ulaştığında, yeni sorular ortaya çıkıyor ve biz Jason Bourne’nin kim olduğunu, neden denizin ortasında ölüme terkedildiğini daha iyi anlamaya başlıyoruz. Tüm bunların yanında Jason Bourne’nin yeteneklerine ve zekasına da hayran olmaya başlıyoruz. Söz konusu Jason Bourne ise bir tükenmez kalem bile onun elinde ölümcül bir silaha dönüşüyor mesela. Bu hayranlık, serinin son filmi devam edene kadar da devam ediyor.



“Sen A.B.D’nin malısın. 30 milyon dolar değerinde hatalı bir silahsın.Sen Tam bir Allah’ın belasısın”

Heyecanın dozu hemen artan ve film bitene kadar da soluksuz devam eden film, izleyicilere çok şey vaat ediyor. 




Aksiyonun zirve yaptığı Bourne Identy aynı zamanda oldukça politik bir film. Amerika Birleşik Devletleri Gizli Servisi’nin gizli operasyonlarını, gizli operasyonlarının hazırlık aşamalarını ve aktörlerini deşifre niteliği de taşıyor. Sanıyorum ki, filmi izleyen hiç kimse “Amerika’da bu işler böyle yürümüyordur” demiyordur. Bourne Identy’de ortaya çıkan bu deşifre, Bourne Supremacy ve Bourne Ultimatum’da da devam ediyor.

Serinin tümünde göreceğimiz aksiyon, takip ve akıl oyunlarının yanına şiddet çok iyi serpiştirilmiş. Bourne’nun yol arkadaşı Marie rolünde Franka Potente var.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder