#801 Man Som Hater Kvinnor | The Girl With the Dragon Tattoo – 2009




Yönetmen : Niels Arden Oplev
Michael Nyqvist, Noomi Rapace, Sven Bertil-Taube
Gizem, Gerilim, Aksiyon



Steig Larsson’un tüm dünyada çok satanlar listesine giren Millenium serisinin İsveç sineması hali. İsveç sinemasının kendine özgülüğü, daha doğrusu İsveç’in kendine özgülüğünü hissedebilmek çok mümkün. Ki hikayedeki karakterler de baştan aşağı İsveçli ve hikayenin tamamı İsveç’te geçiyor. Bu yönüyle sinema seyircisi açısında ilginç bir deneyim Millenium serisi.

Millenium serisi ismini, idealist gazeteci Michael Blomkvist ve cesur gazeteci arkadaşlarının çıkardığı Millenium dergisinden alıyor. Tüm ülkede ortaya çıkardığı dosyalarla ünlenmeyi başaran Michael, son seferinde baltayı taşa vurup hapis cezası almış bir gazetecidir. Hapse gireceği günü beklerken, enteresan bir teklif alır. 40 yıl önce işlenmiş bir cinayeti araştırması istenmektedir.  Mikael’e bu zor araştırmada Lisbeth Salander adlı tuhaf ve ejderha dövmeli bir kız yardım edecektir.

“Ailemi tanımıyorsun. Neler yapabileceklerini bilmiyorsun.”


Lisbeth Salander çocukluğunda bir çok problem yaşamış, psikolojik tedavi görmüş ve geçmişi sırlarla dolu bir kızdır. Bilgisayar ve dijital ağlar konusundaki yeteneği sayesinde Milton Güvenlik adı verilen bir yerde çalışmaktadır. Ancak devlet kontrolü için kendisine yeni atanan vasisi Bjurman ile ciddi sorunlar yaşamaya başlamıştır. Lisbeth  kendi yöntemlerini uygulamaktan korkmayacaktır.
Michael ve Lisbet,  Henrik Wagner adlı zengin iş adamının gözetiminde 40 yıl önce kaybolan Hariette Wagner’in akıbetini araştırmaya başlarlar. Mikael’in araştırmacılık yeteneği ile Lisbeth’in dijital yetenekleri birleşince pedofili, tecavüz ve kadın cinayetleri ile dolu karanlık bir geçmişe doğru yol aldıklarını anlarlar. Üstelik artık hayatları da tehlikededir.

“Başına her ne geldi ise bana anlatmak zorunda değilsin. Sadece yanımda olman yetiyor bana”



Ejderha Dövmeli Kız, serinin ilk filmi. Gizem, gerilim ve aksiyon unsurlarının hepsini bünyesinde barındırıyor. Bunun yanında Lisbeth Salander gibi oldukça farklı bir kadın kahraman ile tanıştırıyor bizleri. Noomi Rapaace, Lisbeth Salander rolünün üstesinden fazlasıyla gelmiş. Hem korkusuzluğu hem de geçmişinden taşıdığı izleri yüzünden okuyabiliyoruz. Asi tavrı ve zekası onu özel bir karakter yapıyor. Michael Blomkvist ise idealist gazeteciliğin kemik bulmuş hali adeta. Elbette bu sıfatın İsveç gibi ülkelerde büyük değeri var. Michael Blomkvist, Erika Berger ve arkadaşlarının çıkardığı Millenium dergisi, adalete de yol gösterebiliyor ve hukuka yardımcı oluyor.

Filmin atmosferi İsveç’i de anlatır derecede. Aydınlığı gri, soğuğu seyirciyi ürperten ve gecesi karanlık.

Michael ile Lisbeth’in ilk ortaklığı aralarında büyük bir bağ kurmalarına da neden olacaktır ve serinin geri kalanında birbirlerini kollamaya devam edeceklerdir.

Steig Larsson’un hikayesi dünyada çok büyük bir ses getirdi. Niels Arden Oplev’in yorumu da oldukça beğenildi. Noomi Rapace önemli bir karaktere can verdi ve seri aynı yıl tamamlandı. Ejderha Dövmeli kız İngiliz Film Akademisi’nin dağıttığı BAFTA ödüllerinde en iyi yabancı film seçildi. Aynı yıl içinde serinin diğer filmleri de yayınlandı. Kitabı büyük yankılar uyandıran uyarlama filmler sinema perdesinde genelllikle başarısız olurlar ancak Millenium serisi sinema evreninde de oldukça başarılı oldu. Üstelik serinin üç filmi de oldukça beğenildi.

·        
*** 
Usta yönetmen David Fincher’da hikayeyi çok beğenmiş olacak ki filmi kendi yorumuyla tekrardan 2011 yılında çekti.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder