#146 Papillon - 1973

Yönetmen : Franklin J. Schaffner

Steve  McQueen, Dustin Hoffman

Uyarlama, Aksiyon

Henri Charrierre’nin  yaşam öyküsünden uyarlanan, hapishaneden kaçış filmlerinin atası.

“Kelebek” adıyla da bilinen Henri, Fransa’da bir cinayetten mahkum olduktan sonra gemi ile kaçışı imkansız olan Fransız Guyanası’ndaki hapishaneye gönderilir. Yolda kendisi için çok önemli olacak bir mahkumla karşılaşır; eski bir kalpazan Louis Dega. “Kelebek” Dega’yı koruyacak, Dega ise Henri’nin kaçış planına destek olacaktır.

Ancak adanın ve hapishanenin oldukça sert ve acımasız kuralları vardır. Henri hem kaçış için planlar yapmaya hem gücünü korumaya hem de en kötüsüne hazır olmak zorundadır.

“Buraya mahkum olarak girip de şimdiye kadar çıkan olmadı. Buradan sadece tek şekilde çıkılır. O da ölü olarak!”

“Biz sizi rahipler gibi konuşarak tedavi etmeyiz. Burada tehlikeli insanları zararsız insanlara çeviriyoruz. Bunu da sizi kırarak yapıyoruz. Beyninizi kırarak… Size sunduklarımızla yetinin ve tükettiğinizden daha az acı çekin!”

Papillon bir adalet arayışı filmi değil. Her ne kadar Henri, kendisinin suçsuz olduğunu söylese de film Henri’nin suçsuzluğunu kanıtlamıyor/kanıtlamak istemiyor. Louis Dega ise suçlu ve suçunu kabul ediyor. Henri’nin en başından beri amacı bir şekilde kaçmak iken, Dega bir şekilde hayatta kalmanın planlarını yapıyor.  Güç, kas ve inadı elinde tutan Henri ile para ve ilişki ağını elinde tutan Dega, bu süreçte pek çok defa aldatılıyorlar. Anlıyorlar ki, hapisten kaçmak isteyenleri kandırma, ellerinde kalan paraları alma ve bu sefer daha acımasız koşullarda mahkum etmek gibi bir sektör var adada. Evet gerçekten de herkesin söylediği gibi o adadan kaçmak neredeyse imkansız.

“Hey dostum. Birinin bana iyi olduğumu söylemesine ihtiyacım var. Lütfen ne kadar iyi göründüğümü söyler misin?

Steve McQuen güçlü, karizmatik, pes etmeyen, inançlı Henri rolünde. Dustin Hoffman ise güçsüz ancak akıllı, korkak ancak sadık, düzenbaz ama dürüst Dega rolünde.  Dustin Hoffman’ın oyunculuğu göz kamaştırıcı. Oyunculuk yaşamında birbirine hiç benzemeyen onlarca farklı karaktere ruh veren Dustin Hoffman, Louis Dega rolüyle ustalığını konuşturuyor. Hikayenin cazipliği ve oyuncu kadrosunun kalitesi ile ilerleyen filmde, iki ana kahramana sık sık başka yan kahramanlar da eşlik ediyor.

Film Henri Charrierre’nin kendi yaşam öyküsünden uyarlandığı için, Henri’nin gözünden olaylara bakıyoruz. Film bu yönüyle gerçek bir hikayeden uyarlandığını söylese de aslında bizler olaya Henri’nin anlattıklarından yola çıkarak bakıyoruz. İki ihtimal var; Henri Charrierre gerçekten anlattıklarını yaşamıştır ya da Henri Charrierre’nin muhteşem bir hayal gücü vardır. Ben hayal gücünün daha kuvvetli olduğunu düşünenlerdenim.